Site Rengi

Deniz Yıldırım Yazdı: Kadınların Tarihsizleştirilmesi

Deniz Yıldırım Yazdı: Kadınların Tarihsizleştirilmesi
9 Mart 2022 14:47
0
A+
A-

“Çünkü yok saymanın en önemli araçlarından biri tarihsizleştirmektir.”

Antik Çağ’dan günümüze kadar birçok alanda kadınlar da aktif olarak rol almışlardır. Önemli düşünceler ortaya koymuş, yeni keşifler yapmış ve önemli yerlerde bulunmuşlardır. Lakin özellikle günümüz için oldukça önemli kaynaklar olan, bizlere geçmişi aktaran tarih metinlerinde bu isimlere çok nadir rastlanmakta hatta bazı noktalarda hiç rastlanmamaktadır. Bunun en büyük nedeni ataerkil düşünce sisteminin yüzyıllar boyunca yıkılamamış olmasıdır. Bundan dolayı objektif yazılmış gibi görünen metinlerin çoğu da eril düşüncenin ağırlıkta olduğu metinlerdir ve maalesef objektif değillerdir. Çoğu alanda görülen bu durum, felsefe tarihinde de vardır. Felsefe tarihi içerisinde 20. yüzyıla kadar hiçbir kadın düşünürün ismi anılmamaktadır. Oysa Antik Çağ da dahil olmak üzere adı ya da ortaya attıkları düşünce yapısı bir şekilde duyulmuş ya da hiç duyulmamış kadın düşünürler vardır.

Genel kanı düşünüldüğünde Antik Felsefenin erkekler söylemi olduğu ve bazı felsefe tarihçileri açısından felsefenin erkekler tarafından diğer erkekler için yapıldığı söylenmektedir. Bu noktada bu söylemlere ve eril bakış açısı ile yazılmış tarihi metinlere kuşkulu ve eleştirel bir yerden yaklaşmak gerekmektedir. Çünkü her ne kadar Antik Çağ’da, presokratik dönemde yazılan eserlerde ve o dönem sonrasında, o dönem ile ilgili yazılan kaynaklarda çoğunlukla erkek düşünürlerin isimleri geçmiş olsa da felsefe tarihinde çoğu zaman yok sayılmış kadın düşünürlerin sayısı azımsanamayacak kadar fazladır. Örneğin Miletoslu Aspasia’nın düşünceleri yüzünden mahkemede yargılanmasını çoğu kitapta göremeyiz. Ancak M.Ö. 5. yy düşünce sistemine ve kadınların ev dışına çıkmaması, ev dışında bir şeyle ilgilenmemesi gerektiği diktesine rağmen mahkemeye bir kadının çıkması oldukça dikkat çekici bir olaydır. Bir başka noktada Erken ve geç dönem Pythagorasçı gelenek içerisinde de kadın filozoflar, tarih metinlerinde isimleri anılmasa da var olmuş ve düşüncelerini belirtmişlerdir. Erken Pythagorasçı gelenek içerisinde yer alan ve ilk kadın filozof olarak tanımlanan Krotonlu Theano, Geç Pythagorasçı gelenek içerisinde yer alan Lukanialı Aesara, Spartalı Phintys ve I. Preiktione gibi kadın düşünürler, aynı dönemde yaşayan erkek düşünürlere göre daha az ya da önemsiz düşünmemişlerdir. Değerli eserler ve fikirler ortaya koymuşlardır. Ancak eril düşünce sistemine göre yazılan tarih metinlerinde onların isimlerine rastlayamayız. Bu da bu düşünürleri tarihsizleştirmektir. Onlara metinlerde yer vermeyerek, onları yok sayarak tarihte var olmuş olsalar ve dönemlerinde isimleri bilinse bile tarihsizleştirmek.

Kısaca kadınların düşünceleri Antik Çağ’dan günümüze kadar genelde yok sayılmış ve eril tahakküm altında, bastırılarak yaşamaya mahkum bırakılmıştır. Bu düşünce sistemini yıkmanın, onları tarihsizleştirmeden, yaptıklarını görerek ve göstererek objektif bir noktada bulunmanın en iyi yolu ise tarih metinlerini daha dikkatli ve her cinsi kapsayacak şekilde yeniden yazmaktır. Cinsiyetçi önyargıdan uzak, tarafsız ve her alanda her yapılanı görerek, muhakeme ile tarihi yeniden yazmak hem eril düşünce sisteminin değişmesine katkı sağlar hem de tarihsizleştirilen kadınları, yok sayıldıkları yerden kurtararak erk bireyler ile eşit bir yere koyar. Ancak böyle bir tarih yazım alışkanlığı edinilebilirse daha öğretici, şeffaf ve objektif denilebilecek metinler ortaya çıkabilir.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.